Tanrı beni sevmedi. Ben onu sevmek istedim; ama o elinden gelen her
şeyi seferber etti kendinden nefret ettirmek için. Sana inanmıyorum.
Gözümde yoksun. İçtiğim kahve değilsin. Soluduğum hava, öptüğüm kadın
değilsin. Sen hatalarla dolusun. Sürekli hata yapıyorsun. Cezasını
insanlara veriyorsun. Zeus’u yenemedin sen. Zeus hala sarayında oturuyor
ve inan bana o senden daha merhametli birisi.
Gelmiş geçmiş en büyük yalan tanrı çocuklarını severdir. Eğer biz
tanrı suretinde yaratıldıysak, hepimiz tanrı değil miyiz? Sen kendinin
tanrısısın. Çünkü, düşünme ve özgür hareket kabiliyetine sahipsin. Sen
ona muhtaç değilsin.
Tanrıyla aynı fikirde değilim. Ona iman edilmesi konusunda ona
katılmıyorum. Beni sevmek için bir çaba harcadın mı? “Yaşıyorsun ya!”
gibi martavallarla gelme bana. Daha somut şeyler getir önüme.
Chuck Palahniuk’dan.
…ceviz çalışma masasının karşı tarafında oturup tanrı’yla bir görüşme
yaptım. arkasındaki duvarda diplomaları asılıydı. tanrı bana dedi ki:
“neden?” neden bu kadar acıya sebep oldun? her birinizin kutsal, eşsiz
bir kar tanesi olduğunu anlayamadın mı? eşi bulunmaz eşsizlikte,
eşsizin de eşsizi bir kar tanesi olduğunuz göremedin mi? hepinizin
sevginin tezahürleri olduğunu anlamıyor musun? karşımda oturmuş, bir
not defterine bir şeyler karalayan tanrı’ya baktım. ama tanrı bu
meselede tamamen yanılmaktaydı.bizler eşsiz değiliz.süprüntü ya da
pislik değiliz. biz sadece biziz. biz sadece biziz ve hayatta başımıza
gelenlerin bir nedeni yok. tanrı diyor ki: “hayır, bu doğru değil.”
peki. öyle olsun. tanrı’ya akıl öğretmek bana kalmadı ya.
Değil mi? Tanrıya akıl öğretmek bana kalmadı ya.
Seni sevmiyorum.
Şimdi ben tanrıya bu kadar karşı çıktım feci marjinal oldum değil mi?
Kesin. Zaten düşüncelerini yazmak marjinallik ülkemde. Canım ülkem.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
yapıştır!