7 Nisan 2012 Cumartesi

Bira şişesinin dibinde kalan bir kaç yudumun içine atılan ve hâlâ yanmaktan olan sigara misali, legal örgütler içerisinde harcanıyorum. Rabbim, elinden geldiğince hayatımı berbat etmeye devam ediyor. Ben komiteler kurup, karlı dağların tepesinde çapraz fişek takıp, silah çatıyorum. Kaderin okkalı sillesine kurşun sıkıp, sır oluyorum gecenin içinde. Gece dediysem “Hani kurşun atsan geçmez geceden” gecesi. Öyle karanlık bir gece. Elimdeki tüfek gayet rasyonel bir şekilde karşımdaki hedefe yöneliyor. Ve ben de gayet rasyonel bir kararla bismillah çekip, tetiğe asılıyorum. Bismillah dediysem lafın gelişi. Elimi yere koyup, yerdeki dağ menekşesini okşuyorum, gayet irrasyonel ve anti-diyalektik bir şekilde çiçeği koparıyorum. Hegel’in kemikleri sızlıyor, Spinoza mezarında ters dönüyor. Hayat, kayıkçı bizi alana dek devam ediyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

yapıştır!