27 Ocak 2016 Çarşamba

6 Ocak 2016 Çarşamba

aman yahu, sen de, ettiğin laf mı şimdi
bak ne diyor: kalbim seni bir yaz kuşu dinler gibi dinler

5 Ocak 2016 Salı

İstiklâl'e giderken aldı da bir çevik kuvvet(absürt senaryo)

İstanbul, bilinmeyen bir tarih… Öyle bir tarih ki töre ve kan davaları almış başını yürümüş. Muhtemelen gelecek zamanda. Soyadı kanunu kalkmış, saltanat geri gelmiş. Retro sevdası aşmış bir vaziyette. Erkekler fes giyiyor, kadınlar çarşafta. Karaköy’de bir akşam gezmesine çıkan Devlet-i Âli’nin önemli bakanlarından birinin en küçük kızı olan Sude Hanım, yolda Tophaneli Eşref’le göz göze gelir. Twitter’ına hemen “Gezmeceler… Ah bir de sevdiğim olsa…” yazar, Swarm’dan check-in yapmayı ihmal etmemiştir tabii. Tophaneli Eşref, hemen telefonundan Swarm’ı açar ve Sude Hanım’ı bulur, Twitter nicki de bulunmaktadır. Girer ve yazdığı tweet’i görür. Tanışırlar kaynaşırlar iki ay sonra nişan üç ay sonra düğün olur. Düğün gecesi Tophaneli Eşref’in kanlısı Kelle Mustafa, Eşref’in canını yakmak için Sude Hanım’ı öldürmek üzere yola koyulur. İstiklâl Caddesi’nde bir bara gireceklerken Mustafa silahını ateşler, fakat kurşun adres sormaz ve gelir Tophaneli Eşref’in göğsüne isabet eder. O sırada Galatasaray Lisesi önünde bekleyen çevik kuvvet olaya müdahale eder. Etraf karışır, halk toplanır. TOMA su sıkarak kalabalığı uzaklaştırmaya çalışır, halk çıldırmıştır Tophaneli’nin ölümüne. Barikatlar kurulur, çatışma başlar. Sabaha kadar çatışma devam eder. En sonunda Tophaneli Eşref’in kardeşi Berker, Sude Hanım’ı kurtarmak amacıyla barikatın gerisine çeker ve Tarlabaşı’na doğru kaçarlar. Tarlabaşı’nda oturan Puma Zehra’nın evine sığınırlar. Olaylar yatışana kadar Puma onlara ev sahipliği eder. Olaylar yatışınca eve dönen Berker ve Sude aile meclisini karşılarında bulur. Töre gereği Berker’in Sude Hanım’la evlenmesi gerekmektedir… Olaylar gelişir…

2 Ocak 2016 Cumartesi

Kaptanın seyir defteri

Tarih: 2 Ocak 2016, saati siktir et.

Gemi yere çakıldığından beri kendimi boş hissediyorum. Gemi her şeyimmiş lan, yeni fark ediyorum. Bugün çevreyi gezmeye çıkmadım, yaklaşık 1 haftadır yapmadığım gibi. Kendimi gene enkaza kapattım. Carmen Habanera dinliyorum sürekli. Biraz Doctor Who izliyorum. Deniz Tekin'e sardırdım bu aralar, baya sarıyor. Hey There Delilah'yı söylüyor bak şuan. Kadın koskoca bir cover cenneti. Neyse, dışarıdan sesler geliyor. "Hadi yemeğe gel." der gibi, tam kestiremiyorum sesleri. Hava soğuk, ülkenin en güney ucunda eksileri görüyoruz. Ekvatora tüm ülkeden daha yakınız; ama acayip soğuk. Alışık değilim tabii, geminin ısıtma sistemi de fayda etmiyor. Sürekli odun atmama rağmen az ısıtıyor. Olsun, yakın durunca ısıtıyor. Geceleri sorun, ısıtma sisteminin olmadığı odada yattığımdan gece gözümden düşen bir damla yaş suratımda donuyor.

Seyir defterinin bugünlük sonu oluversin canım!
-Kaptan tamam-